Aydın merkezli 11 ilde 21 Mart'ta düzenlenen tarihi eser kaçakçılığı operasyonu sonrası Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
Operasyonda gözaltına alınanlardan 27'si hakkında düzenlenen iddianamede Aydın Arkeoloji Müzesi'nin eski müdürü A.Y. için "görevi kötüye kullanmak, örgüt kurmak ve yönetmek, rüşvet ve resmi belgede sahtecilik" suçlamalarıyla 26 yıldan 71 yıla kadar hapis cezası istendi.
Müzenin eski müdür yardımcısı tutuksuz sanık E.D. hakkında "görevi kötüye kullanmak, rüşvet, izinsiz kazı ve resmi belgede sahtecilik" suçlarından 15 yıldan 52 yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede tutuksuz sanıklardan S.G'nin de "örgüt kurmak ve yönetmek ile izinsiz kazı" suçlarından 6 yıldan 19 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamede 15 sanık hakkında "örgüt üyeliği"nden, 7 sanık hakkında da "kültür varlığı ticaretine aykırı hareket etmek" suçundan ceza istendi.
TEKNİK TAKİBE TAKILMIŞLARDI
İddianamede Kuşadası'ndaki arazisinde tarihi kalıntı bulunan kişinin kendisinden rüşvet istendiği şikayeti üzerine yürütülen geniş çaplı soruşturma kapsamında teknik ve fiziki takibe alınan A.Y'nin farklı illerde izinsiz kazı ve sondaj faaliyetleri yürüttüğü, definecilik faaliyetinde bulunduğu, rüşvet aldığı, doğrudan temin usulü ile gerçekleştirilen ihalelerde usulsüzlük yaparak maddi menfaat temin ettiğinin belirlendiği kaydedildi.
Kazılarda bulunan eserlere "Tarihi eser değeri yoktur" raporu düzenleyerek satışına imkan tanıdığı iddia edilen A.Y'nin yönlendirdiği kişilere Mersin, Zonguldak, İzmir'in Tire ve Aydın'ın Nazilli ilçelerinde usulsüz kazı ve yüzey araştırmaları yaptırdığı, bazı bölgelerde maden şirketi sahibi S.G'nin geçici maden ruhsatından yararlandığı belirtildi.
İddianamede tespit edilen suçlara ilişkin şu ifadelere yer verildi:"Şüpheliler A.Y. ve S.G'nin örgüt yöneticisi olarak yaptıkları organizasyon çerçevesinde örgüt üyesi olan diğer şüphelilere talimat verdikleri, şüphelilerin tek bir suç işlemek amacıyla bir araya gelmedikleri, her biri farklı mekanda ve zamanda gerçekleşen başkaca suçlara da dahil olup iştirak ettikleri, şüphelilerin sayısı, hiyerarşik ilişkileri, devamlı bir şekilde Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet suçunu işlemeye elverişli araç ve gereçlere ulaşma çabaları, azami düzeyde gizlilik içerisinde ortak hareket ettikleri gibi hususlar bir bütün halinde değerlendirildiğinde suç işlemek amacıyla örgüt kurup yönettikleri ve örgüte üye oldukları yönünde kuvvetli suç şüphesinin var olduğuna karar verilmiştir."