TV8 ekranlarında yayınlanan ve Türkiye’nin dört bir yanından katılan amatör şeflerin ter döktüğü MasterChef yarışmasına katılan Aydınlı tantuni ustası Bülent Temizbaş 2.turda elendi. Efeler ilçesinde tantuni salonu işletmeciliği yapan Temizbaş, 1.turu geçerek kentte gurur kaynağı olmuştu. Hazırladığı yoğurtlu tantuni ile jüri üyelerinden 3 evet oyu alarak dikkatleri üzerine çeken Temizbaş’ın bu başarısı büyük takdir topladı.
“SOSYAL MEDYA HESABINDAN DUYGU DOLU BİR PAYLAŞIM YAPTI”
Programa 2.turda veda eden Temizbaş sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı duygu dolu paylaşımla dikkatleri bir kez daha üzerine topladı. İşte Temizbaş’ın o paylaşımı.
“Hayata gözlerimi açtığım yer Güneydoğu’ydu. Yaşamı anlamlandırmaya başladığım sekizli yaşlarda okul önlüğünün keyfini çıkaramadan koyun gütmeye gidiyordum. Gocunmuyordum çünkü oradaki her çocukla aynı trende yolculuk yapıyorduk. Doğduğum yeri daha kavrayamadan 12 yaşında Ege yolculuğumuz başladı. Yolculuk derken öyle başınızı cama dayayıp romantik bir seyahat değildi elbet. Pamuk toplamaya Aydın’a gidiyorduk. Buraya “gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü” deniyordu. Bunun ne demek olduğunu çok sonra anlayacaktım. Pamuk toplamaya geldiğimiz Aydın’a yerleşmeye karar verdi babam. Pamuk her zaman olmuyor tabi. Ne yapacağız? Buradan kazandığımla kırmızı bir bisiklet aldım. Sürerken ellerimi açıp gökyüzünü kucaklayacağımı hayal ederken dar sokaklarda simit satarken uyanıyordum. Uzun bir maraton gibiydi hayatım. Tempo hiç düşmüyordu. Çalışarak bir şeylere ulaşılacağını biliyordum.
Çeşitli sebeplerden dolayı okul maceram lise tabelasını göremeden son bulmuştu. 20’li yaşlara kadar en iyi arkadaşım kırmızı bisikletim olmuştu. Sonra öylesine hızlı akan hayatın içinde hayat yoldaşım ve 3 kızım oldu. Kitaplarda yazan “tırnaklarımla kazıdım” sözcüğünü hayatıma uyarlayalı çok olmuştu. Lezzet sektöründe çırak, usta derken kendimi işimi kurdum. İyi bir lezzetle birlikte tebessümün de çok önemli olduğunu biliyordum. Bunu kaybetmemeye özen gösterdim. Ama daha çok çalışmayı da hiç unutmadım. Sürekli kendimi geliştirme telaşında buluyordum.
Hep televizyondan izleyip “vay be” dediğimiz şeyin içerisinde ben de olmak istedim ve MasterChef’te yarıştım. “Yarıştım” demek sadece bir yüklem ama oraya kadar gelmek öylesi büyük ustaların karşısında marifetini sergilemek çok stresli ve zordu. Ben zoru başardım ve yarıştım. Bu bir yarıştı ve ikinci turda elendim. Oysa benim için yarış daha yeni başlıyordu. Daha çok koşmam gerektiğini anlamıştım. Bu sürecin en güzel yanı ise çevrenizdekilerin size inanması… Bu zor ama keyifli süreçte desteklerini esirgemeyen herkese en çok da aileme teşekkür ediyorum. Bu arada kırmızı bisikletimi satmadım ve evimin girişine koydum. Çünkü o, hayat maratonumda eve girdiğimde daha çok çalışmam gerektiğini hatırlatıyor. Teşekkürler @acunmedya @masterchefturkiye”