Çerçioğlu'nun AKP'liler ile imtihanı

İNAN GÜL YAZDI

Özlem Çerçioğlu’nun AK Parti’ye geçişinin ardından kentin siyasetinde tansiyon düşmek bilmiyor.

Bir tarafta ihanete uğradığını düşünen CHP, diğer tarafta zafer kazanmış gibi çılgınca sevinen AK Partililer.

Fotoğrafın aslına bakarsak, iki taraf da acınacak durumda.

Bir taraf, yıllarca “Topuklu Efe” nidalarıyla savunduğu Özlem Hanım’a şimdilerde ağır hakaretler ederken; diğer taraf, yıllarca çeşitli suçlamalarla gündeme taşıdığı isme şimdi “kahraman” diyor.

Maalesef bu, siyasetin acımasız yüzü.

Günümüzde ideoloji artık arka planda dahi değil. İnsanların değerleri, inançları çok sık değişkenlik gösterebiliyor.

Velhasıl, geçiş sürecinin üzerinden 1 aydan fazla süre geçti.

Süreci dışarıdan bir gözle takip etmek, her şeyi daha da net görmemizi sağlıyor.

Özlem Hanım’ı bu sürece getiren yegâne etken, partisindeki dışlanma ve mobbing.

Milletvekilleri son dönemde sosyal medya hesaplarından açıkça tehditler savurarak, “Her şey çok güzel olacak” sloganlarıyla bir dahaki dönemde Özlem Hanım’ı ekarte edeceklerinin mesajını veriyordu.

CHP’ye göre ise bu sürece gelinmesinin tek nedeni, Özlem Hanım’ın parti içerisinde tek söz sahibi olma isteği ve çevresindekilere uyguladığı baskı ile kavgacı politika.

Sonuç olarak, yılların verdiği birliktelik şimdilerde tam manasıyla yerini kaosa bırakmış durumda.

Eski yol arkadaşları acımasız ve sert sözlerle kendisine muhalefet ederken, Özlem Hanım yeni partisinin dinamikleriyle yol haritasını belirlemeye devam ediyor.

“Artık tek işim kente hizmet etmek” diyen Özlem Hanım, kısa sürede Ankara’da ve kentte beklediği desteği gördü.

Ankara’daki bağlantılarında samimiyet sorgulanmaz; ancak yereldeki dinamiklerin samimiyeti sorgulanır.

AK Partililer Özlem Hanım’a tam destek veriyor. Peki ya AKP’liler?

Evet, herkesin bildiği gibi AK Parti içerisinde yıllardır var olan bir gruptur bu AKP’liler.

Kendi çıkarları için partiyi karıştırmayı seven, başarıdan çok intikam hırsıyla hareket edip sonrasında kıs kıs gülen tiplerdir bunlar.

Sorsanız en büyük dava adamları onlardır.

Bugünlerde Özlem Hanım’ın etrafını sarmış durumdalar.

Her istediklerini yaptırabilmek için kapalı kapılar arkasında görüşmeler yapıyorlar.

Maşalar kullanarak hem Özlem Hanım’a hem de partiye yön vermeye çalışıyorlar.

İhanetin boyutu o kadar büyük ki, yarınlarda çıkacak krizlerin ayak seslerini şimdiden duymaya başladık.

Zaten insan düşmanını bilirse, nasıl savaşacağını da bilir.

Peki ya dostları? En yakınındakiler…

İşte burası tam bir muamma.

Özlem Hanım kurt bir siyasetçi. CHP’de yıllarca söz sahibi oldu, seçim üstüne seçim kazandı.

Ama AK Parti öyle bir parti değil. Yıllardır iç çekişmeler ve ayrıştırıcı politika ile seçim üstüne seçim kaybetti.

Hele ki otobüse yarı yolda bindiyse…

Herkesin bildiği bir şey var: Otobüste fazla yolcu varsa ve trafik çevirmesinde ceza yememek isteniyorsa, en son binen ite kalka, ilk indirilir.

Özlem Hanım’a süreci doğru yönetebilmesi adına ufak iki önerim var.

Birincisi, Sayın Cumhurbaşkanının da siyaset hayatı boyunca sıkça kullandığı, gerçek dava adamlarının benimsediği o söz:

“Evvel refik, badel tarik” – “Önce yoldaş, sonra yol.”

İkincisi ise yine herkesin bildiği “Sarı Öküz” meselesi.

Vesselam.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Aydın Haberleri Haberleri