Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla..
Cenabı Hak yüce kitabında, “Eğer Allah yolunda öldürülür ya da ölürseniz, şunu bilin ki, Allah’ın mağfireti ve rahmeti, onların topladıkları bütün şeylerden daha hayırlıdır.” (Âl-i İmrân, 157) buyurmaktadır. Şehitliğin bu kadar önem verildiği başka bir din, başka bir kültür, başka bir inanç ve fikir sistemi yoktur. Şehitlerimizin Allah katında kadir ve kıymetleri pek yüce olmakla birlikte, âhirette de en büyük rütbenin Peygamberlikten sonra Şehitlik olduğu dini kitaplarda belirtilmiştir. Bunun içindir ki, şehitlerin inşallah bütün günah ve kusurları Allah tarafından affedilmektedir. Zira Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim esaslardan biri “Ölürsem şehidim, kalırsam gazi!..” inancıdır. Sahabe efendilerimiz şehid olmak için birbiriyle yarışırlardı. Yüce ecdadımız Avrupa ovalarında canlarından vazgeçerken hiç tereddüt etmediler. Bizlere yaşanılacak güzel vatan topraklarını bırakmak için büyük fetihlerde bulundular.
İşte bu inanç ve dava şuuruyla 15 Temmuz gecesi elinde bayraklar dilinde tekbirlerle caddeleri ve meydanları dolduran milletimiz kendine yakışır şekilde darbeye dur diyerek göğsünü siper etmiştir. Ecdadımıza yakışır bir asaletle hainlerin karşısına dikilmiştir. Bizim şanlı tarihimizden Alparslanlar, Selahaddinler, Fatihler, Yavuzlar geldi geçti. Nice savaşlarda, nice zorluklarda, nice mücadelelerde, nice şehitler verdik. Hiçbir zaman kendi milletimize karşı kılıç çekip halka zulüm yapmadık. Ancak dış güçlerin gazına gelen bazı hainler kendi halkına kurşun sıktılar. Biz asil ve güzel ahlaklı bir milletiz. Şehid Muhsin Yazıcıoğlu Başkanın ifade ettiği gibi “Kan seven bir Millet değiliz, lakin söz konusu VATAN olursa Dünya’nın şah damarını keseriz”!. Kardeşlerim, birliğimiz ve beraberliğimiz, imanımız ve itikadımız sağlam oldukça bizi asla yok edemezler.
Geçmişten beri bizler için vatan, din, aile, namus, bayrak, ezan ve mabetlerimiz hep kırmızı çizgilerimiz olmuştur. Bunun içindir ki Türklerin İslam’la şereflendiği günden beri büyük emperyalist şer güçler bize düşman oldu. Halen sürmekte olan Haçlı Seferleriyle kuduz köpek gibi saldırdılar topraklarımıza. Siyonist ve kapitalist emellerini gerçekleştirebilmek için ellerinden geleni yapıyorlar ve yapacaklar. Bizler de 15 Temmuz gecesi olduğu gibi her daim teyakkuzda olup ecdadımıza yakışır bir nesil olmalıyız. Dinimize ve kitabımıza sahip çıkmalıyız. Kuran-ı Kerimin yolundan hiç ayrılmadan Allah’ın bizlere vermek istediği mesajları anlamaya, idrak etmeye, tefekkür etmeye çalışmalıyız. Peygamber efendimizin sünneti seniyyesinden kopmamalıyız. Allah dostlarının sözlerini her zaman dinlemeliyiz.
Devletimize, milletimize karşı çeşitli hile yolları ile, darbe ile, ülkeyi ele geçirmeye çalışanlara, halkın üzerine ateş açacak kadar gözü dönen vatan hainlerine ise asla fırsat vermemeliyiz. Bizlere yaşanılacak bir ülke armağan eden şehitlerimizi ve bilhassa 15 Temmuz Şehitlerimizi aklımızdan çıkarmamalı, her zaman hatırlamalıyız. Bir kez daha Aziz Şehitlerimizi rahmetle Gazilerimizi minnetle yad ediyoruz. Allahu teala milletimizi, ülkemizi, birlik ve beraberliğimizi ilelebed korusun hastalıkları, musibetleri üzerimizden def eylesin. Selametle ve muhabbetle kalın inşallah.