2019 yılının ikinci yarısında ortaya çıkan ve kısa sürede küresel salgın haline gelen COVID-19 virüsü, bugüne kadar 2 milyondan fazla vatandaşın hayatını kaybetmesine neden oldu. Türkiye'de de ilk olarak 10 Mart 2020 tarihinde görünen virüs nedeniyle kısıtlamalar hayata geçirildi.
Salgının hızlanmasının önüne geçmek için alınan kısıtlama kararları kapsamında birçok işletme kapatıldı. Kepenk indirmek zorunda kalan esnaflar için zorlu süreç Yaz aylarına kadar devam etti. Havaların ısınmasıyla birlikte vaka sayılarında görülen olumlu düşüş sonrası kısıtlamalar gevşetildi ve kepenk indirmek zorunda kalan birçok işletme tekrar açıldı. Neredeyse batma noktasına gelen esnaflar için cansuyu olan tekrar açılma süreci ise kısa sürdü, vaka sayılarının tekrar yükselişe geçmesiyle birlikte Kasım ayında ikinci pandemi sürecine girildi.
Yeni tip koronavirüs önlemleri Türkiye'de eğitim-öğretim sürecini derinden etkiledi. İlk vakanın görülmesinin ardından uzaktan eğitim sistemine geçen ilkokul, ortaokul, lise ve üniversiteler için süreç halen devam ederken dershanelerde mağdur oldu.
"SINIF AÇACAK KADAR ÖĞRENCİMİZ YOK"
Aydın'ın Efeler ilçesinde bulunan özel bir dershanede Müdür olarak görev yapan Zeliha Avcı, öğrenci sayılarının düşmesiyle birlikte bazı kursları açamadıklarını belirtti. Koronavirüs sürecinde ailelerin çocuklarını sınıflar gibi kalabalık ortamlara sokmak istediğini belirten Avcı, devletten de yeterince destek göremediklerini söyledi. Avcı, "Biz kurum olarak yıllardır Aydın'da ilkoul öğrencilerinden KPSS öğrencilerine kadar çok geniş bir kitleye eğitim veren bir işletmeyiz. Aydın'da ki diğer dershanelere göre çok daha fazla dersliğimiz ve çok daha sınıfımız var. Allah'a şükür her sene tıklım tıklım doluyoruz, öğrencilerimize de bizi tercih ettikleri için teşekkür ediyoruz.
Fakat bu sene öyle bir sene ki öğrenci sayılarımızın azlığı nedeniyle sınıf açamaz hale geldik. En kalabalık kursumuza 24 kişi kayıt yaptırdı, hal böyle olunca bizlerde bazı hocalarımızla yolları ayırmak zorunda kaldık. Ne yazık ki koronavirüs bizi derinden etkiledi. İlk pandemi dönemi bittiğinde halihazırda kayıtlı öğrencilerimiz sınavlar yapılacağı için yüzde 70-80 oranında tekrar devam etme kararı aldı. Çok şükür öğrencilerimiz sınavlara girdi, başarılı oldu, bizler de gurulandık fakat bu dönem her şey değişti.
Çoğu aile çocuklarını kalabalık sınıflara göndermek istemiyor. Biz her önlemi aldığımızı, gerekli sosyal mesafeyi sağladığımızı belirtsekte bu tedbirler evlatları için yeterli gelmiyor. Bu anlaşılabilir bir şey tabii fakat çocuklarının geleceğini de düşünmeliler. Bazı aileler ise sınavların yapılamayacağını düşündükleri için dershaneleri boşa para harcama gibi görüyorlar. Bu saçma işte. Peşin hesaplılık yapıp çocuğun geleceğiyle oynanır mı?
Sağolsun devletimizin de bir desteğini göremedik. Kredi verdi, kira desteği sağladı bu kadar. Allah razı olsun, olmayan işle kredi ödeyebilceğimizi düşünüyorlar." diye konuştu.
DERSHANELER BOŞ KALDI
Geçtiğimiz Mart ayından bu yana Türkiye'de etkisini sürdüren koronavirüs salgını esnafları derinden etkiledi. Salgın nedeniyle işleri azalan işletmelerden biri de dershaneler oldu.