Geçtiğimiz günlerde televizyon ekranlarından Çin ‘in Wuhan kentinde karantina bölgesinden kaçmak isteyen insanların görüntülerini izledik. Ülkemizde de hafta başında Corona Virüsü ile daha etkin mücadele kapsamında karantinanın da içinde bulunduğu ek tedbirler alınmış ve bu kapsamda Suudi Arabistan Umre ziyaretinden dönen vatandaşlarımızın, 14 günlüğüne karantinaya alınmasına karar verilmiştir. Ancak bu vatandaşlarımızın karantina bölgesinden kaçmaya çalışmaları ulusal ve yerel basında ve toplumun büyük kesiminde tartışma konusu olmuştur.
Bu tartışmalar üzerine Adalet Bakanı Abdülhamit GÜL, 17 Mart günü resmi Twitter hesabından konu ile ilgili yaptığı açıklamada;
“ Sevdiklerimiz ve ülkemizin iyiliği için resmi makamların önerdiği tedbirlere titizlikle uyulmalıdır. Karantinaya uymamak gibi halk sağlığını tehdit eden davranışlar Ceza Kanunumuza göre suçtur. Ceza korkusuyla değil, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği için lütfen azami dikkat!” Şeklinde değerlendirmede bulunmuştur.
Peki sayın bakanın da karantina altından kaçmanın suç olarak zikrettiği ve bugüne kadar ceza yargılamasında neredeyse hiç uygulaması olmayan kanuni düzenlenmeler nelerdir ? Gerçekten de ulusal mevzuata bakıldığında 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 195. Maddesinde “Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma” suçu düzenlendiği görülecektir.
Buna göre, Türk Ceza Kanunu 195 inci maddesi, Bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayan kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı ve görevli mahkemenin de Asliye Ceza Mahkemeleri olacağı düzenlenmiştir.
Bu yasal düzenlemeye mukabil olarak karantinadan kaçan kişi, hastalığını çevresindekilere bulaştırır ise bunun yaptırımı ne olacaktır ?
Öncelikle 195 inci madde açısından bakıldığında, kişilerin yukarıda zikredilen karantina tedbirlerine uymaması sonucunda herhangi bir zarar oluşmasa dahi bu eylem suç teşkil edecektir. Yani tek başına kaçma eyleminin gerçekleşmiş olması kişilerin cezalandırılması için yeterlidir.
Peki karantinadan kaçan kişi bu hastalığı bir başka kişiye bulaşırsa ne olacaktır? Böyle bir durumda Türk Ceza Kanunu madde 86 da zikredilen kasten yaralama suçundan ya da taksirle yaralama suçundan ceza verilebilecektir. Hatta ötesinde eğer bulaştırılan hastalık sebebiyle ölüm gerçekleşirse, kişilere Türk Ceza Kanunu madde 81 Kasten Adam Öldürme, gene duruma göre 85 inci maddesi uyarınca 'Taksirle Öldürme' suçlarından da ceza verilebilir.
Görüleceği üzere gerek Suudi Arabistan’da Umre ziyaretinden dönen gerekse diğer ülkeden yurda giriş yapan vatandaşlarımızın karantina tedbirlerine uymamaları durumunda bu eylemlerinin ciddi sonuçları söz konusu olacaktır. Bu vatandaşlarımızın bu durumu bilerek gerek kendi sağlıklarını gerekse çevresindeki insanların sağlıklarını koruması açısından bu tedbirlere uymak zorunda olduklarının yukarıda zikredilen hukuki zorunluluktan ziyade bir insani ve vicdani sorumluluk olduğu unutulmamalıdır.