(HABER: Berna TURAN)
Efeler ilçesinde yaşayan ve İstanbul Üniversitesi’nde resim heykel bölümünü okuyan Nurben Özbalkan, dövme sanatına geçiş hikayesini Ajans Aydın’a anlattı. Özbalkan, “İnsanların bebek iken önlerine bir şeyler konulur ve seçermiş ya ben kalemi seçmişim. Yürümeden önce, kalem tutmayı öğrendim. Bir süre sonra kağıtlar, tuvaller ve duvarlar yetersiz gelmeye başladı. Bende dövme sanatı yapmaya karar verdim.” dedi.
“BABAM DÖVMEYE BİR SANAT OLARAK BAKIYORDU”
Dövme sanatına başladığı o anı anlatan Özbalkan, “Bir arkadaşım bana dövme yapmıştı. Onun yaptığını beğenmedim. Bende ilk çalışmamı, 13 yaşında anneme yaparak başladım. Babam çağdaş bir insandı. Bu nedenle dövmeye bir sanat olarak bakabiliyordu. Aslında ilk eğitimimi üstünkörü babamdan aldım. Babam bana dövme nasıl yapılır diye araştırmalar yaptı. Araştırmalarını benimle paylaştı. Onun bu paylaşımlarının üstüne bende İzmir’de dövme ile ilgili çeşitli eğitimler alarak ve ardından İstanbul’da üniversiteye giderek tamamladım." diye konuştu.
“TÜRKİYE’DE DÖVME KÜLTÜRÜ ASLINDA ÇOK ESKİ ZAMANLARDAN BERİ VAR”
‘Dövme denildiği zaman, çoğumuz etrafımızdan konuyla ilgili çeşitli nasihatler alırız. Toplumun dövme kültürüne ve sanatına karşı çeşitli tabuları olabiliyor’ diyen Özbalkan, “Türkiye’de dövme kültürü aslında çok eski zamanlardan beri var. Aşiret dövmeleri, kabile dövmeleri gibi. Fakat bu dövmelerin yerini daha modern, daha bireysel çalışmalar üzerine yapılmış dövmeler almış. Şimdilerde dizilerde, filmlerde dövmeli bireylerin yer almasıyla daha popüler bir hale geldi.” ifadelerini kullandı.
“TERCİHLER FARKLILAŞIYOR”
İnsanların dövme tercihleri üzerine konuşan Özbalkan, “Eskiden insanlar daha yaygın dövmeler örneğin sonsuzluk, kuş, kalp gibi figürler isterken şimdi daha bireysel daha özgün çalışmalar üzerinde duruyor. İnsanlar etraftan değil etraf insanlardan etkilenir hale geldi.” dedi.
“AYDIN’DA BU KADAR YOĞUN DÖVMELİ TEK KADIN BENİM”
Kendi vücudunda da çok sayıda dövme bulunduğunu belirten Özbalkan, “İşime aşık biriyim. İşimi bu kadar sevmesem kendi vücuduma da işlemezdim. Aydın’da bu kadar yoğun dövmeli tek kadın kişi de benim. Hem şöyle düşünüyorum. Bugün bana bir şey olsa yarın birinin vücudunda yaptığım bir çalışma ile yaşayacağım. Zaten rahat olmadığım bir bölge üzerinde çalışmalar yapmıyorum. ” ifadelerini kullandı.
“PARA KAZANMAK İKİNCİ PLANDA”
Özbalkan sözlerini şu ifadelerle tamamladı.
“Malzemeler kişiye özel kullanılıyor. Ayrıca malzemelerimizi yurt dışından temin ediyoruz. Doların artması ile ekonomik olarak haliyle zorladığı oluyor. İşimi o kadar çok seviyorum ki asıl amacım bu işten mutlu olabilmek. Para kazanmak benim için ikinci planda.”