Özmen, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi.
"Bugün mevcut CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanının Aydın’da göreve gelmesinin 13.yılı. Bunun 5 yılı Aydın Belediyesi,8 yılı da Aydın Büyükşehir dönemidir. Biz de bu süreçte mevcut yönetimi değerlendirmek istedik, onun için sizlerle bir aradayız.
Konuşacak çok konumuz var, verilen ve yerine getirilmeyen onlarca vaat var, ancak biz bunların içinden doğrudan hemşerilerimize temas eden ve ilgilendiren başlıkları seçerek bir değerlendirme yapacağız.
Öncelikle şehrin imar ile ilgili alt yapısı tamamlanmadığından, yeni yerleşim alanları açılmadığından eski yerleşim yerleri mülk sahipleri tarafından kendi içinde ve olduğu yerde yenilendiği için altyapısı daha az nüfusa hizmet verebilecek mahalleler bugün altyapısının 5-6 katı nüfusa hizmet vermeye çalışıyor. Orta mahallemiz bunun en bariz örneği.
Bu eksikliğin sonucu olarak da;
ÇARPIK YAPILAŞMA,
TRAFİK,
OTOPARK VE
ANA ARTERLERDEKİ SIKIŞIKLIKLAR ŞEHRİN EN BÜYÜK PROBLEMLERİ OLARAK KARŞIMIZA ÇIKIYOR.
Kanun gereği 2014 yılından bugüne kadar, Aydın Büyükşehir Belediyesi önemli bir miktarda otopark harcı tahsil etti. Ancak toplanan bu paraların karşılığında yeterli otopark yapılmadığı için maalesef kaldırımlar işgal altında. Buradan soruyoruz ilimizin otopark ihtiyacının karşılanması maksadıyla herhangi bir projeniz var mı, bu projelerin tamamlanması için öngörülen bir takviminiz var mı ?
Hoş yapsalar da Nazilli İstasyon Meydanının hali ortada.
Yapılmadan önce meydana 200 civarında araç park edebiliyor iken, yer altı otoparkı tamamlandığında bu rakam 88’e düşecek.
Projelerin bu şekilde ihtiyaca göre değil de görev savma babından yapılması da kamu kaynaklarının heba edilmesine sebep olmaktadır.
Kuşadası Tariş alanını yeşil alan yapacağız diye yola çıkan, vatandaşın önüne sandık koyan Büyükşehir Belediyesi bu alana devasa bir bina dikerek sözünde durmamış, fikrini sorduğu vatandaşın da kararını ve seçimini hiçe saymıştır. Bu binanın ne amaçla kullanılacağını da göreceğiz.
Jeotermal enerji ile kentleri ısıtacağız diye yola çıkan Belediye Başkanımız bugün geldiğimiz noktada bunu yapmadığı gibi ilçelerini jeotermal ile ısıtmak isteyen Belediyelerimize de engel olmaktadır.
Aydınımızın ilçelerinde doğalgaz projeleri bir bir hayata geçerken Büyükşehir Belediyesinin ilçelerin meydanlarına, yol güzergahlarına bunları kendisi yapıyormuş gibi pankart asarak sahiplenmesini de manidar buluyoruz.
Samimiyseniz sizi jeotermali vaatlerinizdeki gibi değerlendirmeye davet ediyoruz. Sultanhisar’da bir sahanız var buyurun, başlayın.
Bizim Belediyelerimiz Güneş Enerjisi Santrallerini bir bir hayata geçirip ikincilerinin çalışmalarını yapıyor iken devasa bütçeye ve imkanlara sahip Büyükşehir Belediyesinin bu noktada adım atmaması, sonrasında da suyun fiyatında enerji maliyetinin yüksekliğini bahane etmesini de manidar buluyoruz.
Kuyucak Belediyemiz Güneş Enerjisi Santrali ile kendi ihtiyacını karşıladığı gibi fazlasını da satarak Belediyeye gelir sağlamaktadır.
Turizm beldelerimiz Kuşadası ve Didim’in yazın artan nüfusunu bile öngöremeyen, bu nüfusa uygun altyapıyı tesis edemeyen Büyükşehir Belediyesinin onca yıla rağmen altyapı sorununu bile çözemediği ortadadır. Nitekim yazın Kuşadasında yazın patlayan kanalizasyonlar, hem Kuşadası hem Didim'deki saatlerce süren su kesintileri bu öngörüsüzlüğün sonucudur.
Partimizin ve Vekillerimizin muhalefeti sonucu Büyükşehir Belediyesi arıtma tesislerinin yapılması için DSİ ile protokol imzalamak zorunda kaldı.
OSB’lere yatırımcı çekme konusundaki vaatleri ve bunun sonucunda istihdama sağlayacağı katkı konusundaki vaatleri de havada kalmıştır. OSB’lere bizim belediyelerimiz ve Milletvekillerimizin öncülüğünde yatırım gelmektedir. Buharkent’te Türkiye’nin en büyük kablo ve süt fabrikası kuruldu, Söke’de Avrupa’nın en büyük kağıt fabrikasını Sayın Cumhurbaşkanımız açtı, Çine’de dünyanın en büyük seramik fabrikasının temelini atılıyor.
Büyükşehir Belediye Başkanımızın projeleri aslında sizin de bildiğiniz gibi saymakla bitmiyor. 2014’ten bu yana vaat ettiği 130’un üzerinde proje vardı. Bir çoğu yerine getirilemedi. Projeler irdelendiğinde aslında bir çoğunun rantabl olmadığı, hatta kendi yetki alanlarında olmadığı ve seçim kazanmaya yönelik vaatlerden ibaret olduğu ortaya çıkmıştır. Bunu kendileri de fark etmiş olacak ki yapmak için hiçbir adımda atmamaktadırlar.
Geldiğimiz nokta itibariyle bu yönetimin misyon ve vizyon itibariyle Büyükşehir Belediyesine yetmediği ortadadır. Halbuki Büyükşehir Kanunu ruh itibariyle adında olduğu gibi büyük misyon ve vizyon sahibi olmayı gerektirir.
Merkezi Hükümetimiz tarafından ilimize yapılan yatırımlar şehrimize değer katarken Büyükşehir Belediyesinin ilimizdeki hizmet noktasındaki acizliği ve eksikliği ne yazık ki Aydının kayıp yılları hanesine yazılmıştır."