Aydın ekonomisinin lokomotifi ‘Ege Gazbeton’ 4 kıtada söz sahibi oldu

Aydın’a yaptığı başarılı yatırımlar ile yüzlerce kişiye istihdam kapısı açan ve 4 kıtada 19 ülkeye ihraç ettiği ürünleriyle Aydın ekonomisine can veren önemli firmalar arasında yer alan Ege Gazbeton firması, pandemi döneminde üretimine aralıksız devam etti. Firmanın mevcut çalışmalarını, hedeflerini ve gaz betonun sektördeki önemini Ajans Aydın gazetesinden İnan Gül’e anlatan Ege Gazbeton Genel Müdürü Haşmet Gönül, istihdam yaratmanın önemine değinerek, “Aslında her fabrika birer kaledir” dedi.

İnan Gül:  Ege Gazbeton’dan bahseder misiniz?
Haşmet Gönül: Firmamız Kuşadası merkezli. Firmanın ismi ilk olarak fırıncılık sektöründe yer aldı. Akkuş Grup, ekmek fırınından başlayıp daha sonra inşaat sektörüne adım atmış, bugüne kadar yaklaşık 3 bin civarında villa ve site tarzında nitelikli konut yapmıştır. Daha sonra şirketimizin sahibi Sn.Haşmet Akkuş, sanayi sektöründe de yer almak adına Söke Organize Sanayi Bölgesinde  gazbeton fabrikası kurmaya karar veriyor. 2016 yılında gazbeton fabrikamız kurulmaya başlanarak, 2017 yılında da üretime geçtik. Bu, zor bir süreçti. Marka ismimiz olan Ege Gazbeton adı ile ilk defa ürün  üretiyorsunuz, marka isminizi tanıtmaya çalışıyorsunuz. Bu anlamda gerek üst yönetimimiz gerekse tüm çalışanlarımız ile birlikte kendimize başarılı bir yol haritası çizerek, Pazarlama ekibi kurarak iç piyasa ve ihracatta kendimizi ön plana taşımayı başardık.

2022’DE YÜZDE 45 İHRACAT HEDEFİ

İnan Gül: Üretim/ihracat oranınız nedir? Kaç ülkeye ihraç gerçekleştiriyorsunuz?
Haşmet Gönül: 19 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu ülkeler arasında İsrail, Yunanistan, İspanya, İtalya, Romanya,Bularistan,Güney Afrika, Yeni Zelanda, gibi ülkelere yüksek miktarlı ihracat yapmaktayız. Yani, dünyada 4 kıtaya ihracat yapıyoruz. Büyüme hedeflerimiz doğrultusunda İzmir’de bulunan  gazbeton fabrikasını da satın alarak üretim kapasitemizi iki katına çıkardık. İki fabrikamızın  yıllık kapasitesi  1,1 milyon metreküptür. Türkiye’de kapasite anlamda önde gelen firmalar arasında yer almaktayız.  İhracat anlamında ise ilk sıradayız. 2021 yılı sonuna  üretimimizin yaklaşık 27,5’ini ihraç edeceğiz.2022 yılı hedefiniz ne?’ derseniz, bu rakamı yüzde 45’e çıkmayı hedefliyoruz.

Dünyada lojistik anlamında  çok ciddi  fiyat artışı oldu. Daha önce ürünlerimiz konteynerlarla gönderiyorduk. Konteyner taşımacılığının ciddi fiyat artışları bizi çözüm üretmeye zorladı. Çözüm olarak roro gemileriyle  göndermeye başladık. Roro gemileri bildiğiniz gibi araç taşıyan gemiler. Gazbetonları roro gemilerine istif yaparak gönderiyoruz. Büyük bir roro gemisi ile 21 bin metreküpü  5,5 günde (420 TIR’ı) gemiye yükleyerek göndermeyi başardık. Dünyada Gazbeton üreten ve ihracat yapan firmalar  arasında tek seferde en yüksek metreküp yükleme rekorudur. İhracat yaptığımız müşterilerimiz açısından lojistik masrafları  çok önemli. Kendi ülkelerinde ki rakipler ile fiyatlarla rekabet edebilmek adına uygun lojistik çözümleri bulmalılar. Bizde onlara yardımcı olmak adına her gemiye fazla metreküp yükleyerak navlun giderlerini düşürmelerini sağladık.

İnan Gül: Avrupa niye yerli firmaları değil de sizi tercih ediyor? Avrupa’da üretim mi az?
Haşmet Gönül: Gazbeton kullanımı Avrupa’da ve Dünyada  yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bilindiği üzere Dünyada enerji maliyetlerinde ciddi anlamda artışlar oldu. Avrupada ki firmalar maliyetleri düşürüp karlılıklarını artırmak adına bir arayışa geçtiler. Kendi kalite standarlarına uygun kaliteden ödün vermeyen firmaları bularak ürünleri ithal etmeye başladılar. Türkiye o anlamda hizmet alabilecekleri en iyi ülkedir. Dikkat ederseniz, bütün ülke çapında ihracatta artış oldu. Eskiden satın alınan ülke Çin’di, şimdi Türkiye. Çin’deki konteyner taşımacılığının fiyatlarının yükselmesi ve genel anlamda da fiyatlarda çok artış yaşanması Avrupalıyı Türkiye’ye yönlendirdi. Hatta bu nedenle ülkemizde  hammadde sıkıntıları çekiliyor . Gerek ahşapta, gerek çimentoda, gerek kireçte. Herkes ihracatı daha fazla yapmaya çalışıyor ve iç piyasada kaos oluşuyor. Bu da üretici maliyetleri artırıyor, fiyat artışı olarak yansıyor bize.



“GAZBETONLA ENERJİ TASARRUFU MÜMKÜN”

İnan Gül: Hem müteahhit açısından hem vatandaş açısından ‘Neden gazbeton kullanalım?’ diye sorsak…
Haşmet Gönül: Ülke olarak enerjiye çok fazla para harcıyoruz. Bilindiği üzere doğalgaz ile enerji çevrimlerimiz var, rüzgar gülleri var, hidroelektrik santrallerimiz var. Enerji üretimlerimizde harcamaların çoğunluğu yurt dışı kaynaklı olduğu düşünüldüğünde  ısı yalıtımının önemi, tüm Türkiye’de en işlenmesi gereken konulardan bir tanesidir. Gazbeton bu anlamda,  ısı iletkenlik hesap değeri olarak en düşük duvar malzemesidir. Gazbeton ve benzeri ürünler  birinci öncelikli kullanılması gereken ürünler arasındadır.

Ayrıca, gazbetonun örmesi kolay. Bir usta günlük diğer duvar malzemeleri ile 20-25 metrekare duvar örebiliyorken bunu gazbeton da 30-35 metre kareye çıkarabiliyor. Fabrikalarımızın bulunduğu  bölgelerimize baktığınızda, genelde sahil kesimleri yer almaktadır. İnşaat yasakları olan bölgelerdir.  Müteahhitler açısından , binanın inşaatının hızlı bitmesi ve satışa sunabilmeleri çok önemlidir. Gazbeton  bu avantajı onlara sağlamaktadır.

Bilindiği üzere Ege Bölgesi Deprem bölgesidir. Gazbetonun diğer özelliği de deprem ile ilgili. Statik anlamda toplam binanın yükünü ele alınca, yoğunluğu düşük, masif duvar malzemesi olan gazbeton, hafifliği ve sağlamlığı ile binalardaki yükleri azaltarak deprem güvenliği sağlar. Kagir duvar malzemeleri içerisinde en hafif olan gazbetonun, binaya etkileyen deprem taban kesme kuvveti ve momenti diğer duvar malzemelerine oranda daha azdır.

Aydın deprem bölgesi, Ege öyle. Artık tüketiciler ev alırken, ısı yalıtımına veya inşattaki malzemenin ne olduğuna yüzde 30 oranında sorgulama yapıyorlar. Kaba inşaat malzemesinin içinde hangi ürünlerin kullanıldığını sizler de bizler de bilemeyiz. Bu ancak sorgulandığı zaman veya mimari proje incelendiği zaman ortaya çıkar.

Diğer yandan son dönemlerde özellikle kentsel dönüşüm projeleri büyük önem taşıyor. Türkiye’deki yapı stoğunun büyük bir bölümü deprem açısından riskli yapılar olarak değerlendiriliyor. Önümüzdeki dönemde deprem açısından riskli olarak değerlendirilen 6.5 milyon konutun kentsel dönüşümünde; yalıtımlı, hafif, sağlam, yangın emniyetli, deprem güvenliğinin ön planda olduğu yapılar önem kazanacak. Tüm bu özellikleri bir arada taşıyan EGE Gazbeton ürünleri, güvenli yaşam için ideal yapı malzemesidir.

Yüksek ısı yalıtımı, enerji tasarrufu ve hafifliği ile yapılarda ergonomiyi ve güvenliği bir arada sunan gazbeton, zaman, malzeme ve işçilikten tasarruf sağlayarak hem ekonomik, hem de fonksiyonel çözümler yaratması ile kullanımı her geçen gün artmaktadır.

İnan Gül: Gazbeton çevreci bir ürün mü?
Haşmet Gönül: Gazbetonun ana hammadde kaynakları, ülkemizde olan çimento, alçı, kireç, ve kuvars (kuvarsit). Kuvars veya Kuvarsit ana hammaddemizdir,  üzerinde bitki yetişmeyen kayaçlardır. Türkiye’nin hemen hemen her bölgesinde bulunan bir üründür.

Üretimlerimizde  herhangi bir verimli toprağı kullanmıyoruz.
Çevresel anlamda baktığımızda hiç atık oluşturmayan bir üründür. Üretim süreçlerinde çıkan tüm atıklar fabrika içerisinde tekrar geri dönüşüm olarak üretime dahil edilmektedir.



“FABRİKALAR BİRER KALEDİR”

İnan Gül: Gazbeton en fazla nerelerde kullanılır?
Haşmet Gönül: Gazbeton hafifliği ile yüksek yapılarda, yangın güvenliği ile AVM, Havalimanı, Otel, Hastane ve Sanayi yapılarında, kolay işlenebilirliği ile hız gerektiren sahil kesimindeki yapılarda, akustik olarak daire aralarında güvenle tercih edilmektedir.

İnan Gül: Sanayi kuruluşları istihdam açısından önemli. Siz kaç kişi istihdam ediyorsunuz?
Haşmet Gönül: Söke ve İzmir fabrikamızda toplam:250 kişi çalışmaktadır. Dörtlü vardiya sistemine geçip, her bir fabrika için 25’şer kişi daha alarak 300  kişiye istihdam saylayacağız. Tabi, yan gruplarıyla beraber tedarikçilerimiz, nakliyecisi, bayisi yani bütün grupları dahil ederseniz fabrikalar bir kaledir. 2 bin ila 3 bin kişiye kadar istihdam sağlayabilirsiniz.



“MUSTAFA SAVAŞ HER ZAMAN DESTEK OLUYOR”

İnan Gül: Yerel yönetimlerden ya da siyasetçilerden yeterince destek görüyor musunuz?
Haşmet Gönül: Söke’deki yerel yönetimden kesinlikle destek görüyoruz. Zaten Sayın Kaymakamımız OSB’nin başkanı. Milletvekilimiz Mustafa Savaş Bey geldi, yatırımlarımızı izledi.  Desteğe ihtiyacımız olduğunda, hiçbir zaman yardımlarını esirgemiyor. Biz de elimizden geldiğince devletimize, milletimize hizmet verebilmek adına büyük bir savaş veriyoruz. Büyük bir salgın sürecinden çıktık. Zor bir dönemdi. Hiçbir elemanımızı çıkarmayarak fabrikaları durdurmayarak destek olmaya çalıştık. Stoklarımız tamamen dolmasına rağmen yine de çalıştık. Ülkemize destek olmak adına yatırımlara devam ediyoruz.

İnan Gül: Söke’ye ya da üretim alanınız olan OSB’ye baktığınızda ne gibi sorunlarınız var?
Haşmet Gönül: Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yollarımızda sorun var. Çünkü tüm OSB’de ürünler TIR taşımacılığı yapılıyor. Ağır tonajlı araçlar kullanılıyor. Bu araçların o yollarda giderken ürünlere verdiği hasarlar oluyor bunlarda bizlere müşteri şikayeti olarak dönüyor. Ayrıca AVM yanında OSB çıkışı olmamalı. Burada TIR sirkülasyonu çok fazla. Bu nedenle çok büyük bir risk var. Alternatif olarak yeni bir giriş ve çıkış düşünülmeli; (Organize Sanayi Bölgesi’nin yaklaşık 63 hektarlık  genişleme çalışması bulunmakta göz önünde bulundurularak). Şu anki mevcut  yol ayrımına viyadük yapılması lazım çünkü yaz aylarında turizm beldelerine gidiş açısından yoğun trafik oluşturmaktadır. 

Ayrıca, OSB kurulan bölgelerde, dıştan göç alınır. Gerek inşaat aşamasında yani fabrikanın kuruluş aşamasında gerek ise üretime geçtikten sonra çalışacak arkadaşlarımıza konut ihtiyacı doğar.OSB’de genişleme de yapıldıktan sonra Söke’nin bu konuda yetersiz kalacağı kanaatindeyim. Şu anda OSB’de henüz üretime geçmemiş fabrikalar var. Devreye girdiğinde büyük bir sorun olacağını düşünüyorum.

Öte yandan Söke OSB içine ara eleman yetiştirecek bir meslek okulu yapılmalı. Tüm bu OSB bölgesindeki fabrikaların en önemli açığı işçi. Bu açığı tamamlamak adına meslek okulları kurulabilir. En çok ihtiyaç olabilecek pozisyonlar belirlenmeli. Daha sonra da bu meslek okullarında bu bölümlere ağırlık verilmeli. Bu, Aydın genelinde de geçerli. Yatırımcılarla görüşerek bu okullar kurulabilir.

“YENİ MEZUNLAR KONUSUNDA TİTİZ DAVRANIYORUZ”

İnan Gül: Personel istihdamında en çok nelere dikkat ediyorsunuz?
Haşmet Gönül: Bizler ve Grup şirketlerimiz dahil  yeni mezunlar konusunda daha titiz davranıyoruz. Kendi bünyemizde yetiştirdiğimiz personellerde  daha uzun süreli çalışıyorlar ve aidiyet duygusu daha belirgin bir şekilde oluşuyor, verimliliklerinde de artış gözlemliyoruz. Yeni mezun arkadaşlarımız Teknolojik anlamda da kendilerini çok geliştirdikleri için  bakış açılarında ki farklılık bizlere yeni fikirler sunabiliyor. (Tecrübeli elemanların kalıplaşmış özellikleri veya hataları olabiliyor). Tabiki de tecrübeli personellere de yer veriyoruz yanlış anlaşılmasın

ÇİNE’YE YENİ YATIRIM YOLDA

İnan Gül: Önümüzdeki dönem ne gibi yatırımlar planlıyorsunuz?
Haşmet Gönül:  Söke OSB de yıl sonuna kadar kireç fabrikasını faaliyete geçireceğiz. Montajı bitmek üzere. Orada yaklaşık 30 kişi çalışacak. İkinci fırını devreye aldığımızda da 30 kişiye daha istihdam sağlayacağız. Burada dört fırınlık bir hedefimiz var.

Diğer bir yatırımımız ise, Söke OSB’de 2022 yılı 3.çeyrekte devreye girecek kompoze taş tesisi marka ismi Ege Stone olacak fabrikanın anlaşmalarını imzaladık, temelini attık. Yaklaşık 10 ay sonra da üretime geçeceğiz nasip olursa. Buradaki hedefimiz de ihracatta yüzde 65. ‘Bunu neden buraya kuruyorsunuz?’ diyecek olursanız, Çine bölgesi kuvars yataklarının en çok olduğu bölge. Hammaddenin burada en yoğun olduğu bölge. O tesiste yaklaşık 60 kişi çalışacak. Daha sonra tüm bölümleri açtığımızda 120 kişiye istihdam sağlamış olacağız.

Tekstil ve cam sanayi ile ilgili de yeni yatırımlar düşünmekteyiz. Tekstil Söke’de Cam sanayi ise Çine’de kurmayı düşünüyoruz.