DÜNYANIN ŞAH DAMARINI KESERİZ!
Alperen Kılıç yazdı
Rahman ve Rahim olan Allah’a hamdolsun
Hamdolsun bize aziz ecdadımızın gayretiyle bu toprakları fetheyleyip Anadolu’yu yurd yaptıran Allah’a.. Hamdolsun Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Lazıyla bizi 1000 yıldır kardeşçe yaşatan Rabbimize. Onun içindir ki bizi yıkamadılar yıkamayacaklar. Onun içindir ki bizi bölemediler yutamadılar. Malazgirt’ten beri uğraşıyorlar. İşte şimdi asrın en büyük ordularıyla, deccalleriyle, zalimleriyle İslam diyarlarına kuduz köpek gibi dört koldan saldırıyorlar. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu Başkanın ifade ettiği gibi ‘Kan seven bir Millet değiliz lakin söz konusu Vatan olursa Dünya’nın Şah Damarını keseriz’!. İmanımız ve itikadımız sağlam oldukça bizi asla yok edemezler. Türklerin İslamla şereflendiği günden itibaren büyük şer güçler bize düşman oldu. Onlara diyoruz ki haydi topunuz gelin! Haçlı ordularınızı ve kölelerinizi de getirin. Layık olduğunuz akıbeti görün.
Nisa suresinin 95. ayetinde “Müminlerden geride kalanlar, malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad etmekte olanlara eşit olamazlar. Allah, malları ve canlarıyla cihad edenleri, derece bakımından onlardan üstün kıldı. Allah bütün müminlere o güzel geleceği vaad etmiştir ama mücahidleri oturanlardan daha üstün kılmıştır.” buyrulmaktadır. Bu vatan için, din için, namus için savaşanlar elbette en üstün olanlarımızdır. Evet İslam sevgi, barış, kardeşlik, hoşgörü dinidir. Bununla birlikte İslam korkaklığı, zayıflığı, boyun eğmeyi asla kabul etmez. Hakiki mümin Allah’a, Hz. Peygambere ve onun haber verdiği şeylere yürekten inanıp tasdik eden ve mücadele eden kişidir. Peygamber efendimizin en çok tavsiye ettiği değerler sabırlı, merhametli, yardımsever, şerle mücahede eden, iyiliği emreden, kötülükten men eden, güzel ahlaklı hayırlı bir insan olmaktır. Bir hadisi şerifinde Peygamber efendimiz “Akıllı kişi nefsine hakim olan ve ölümden sonrası için çalışandır, aciz kimse ise nefsinin isteklerine tabi olan ve Allah’tan dileklerde bulunup durandır” buyurarak bizleri uyarmaktadır.
Böylesine yüce bir din olan İslam kardeşliği, birliği, dayanışmayı öğütlemektedir. İslamı bir terör dini, Müslümanları ise terörist göstermeye çalışan Emperyalist güçler bu değerlere çok yabancıdır. Mültecilere dahi gaz bombalarıyla saldıracak ve ateş edip öldürebilecek kadar gözü dönmüş canilerdir. O insanların mülteci durumuna düşmelerine sebep yine kendileridir. Kendi ülkelerinde huzur ve barışı tesis ederken İslam ülkeleri üzerinde çok başka hedefler gütmektedir. Afganistan, Irak, Suriye, Filistin, Arakan, Doğu Türkistan ve daha pek çok yerde kan ve gözyaşı birbirine karışmış, milyonlarca insan hayatını kaybetmiş, yüzbinlerce çocuk yetim kalmıştır. Öte yandan kandan beslenen barbar terör örgütlerine ise destek vermekte, yardım etmektedirler. Bu gibi mezhepçi ve ırkçı terör örgütlerinin insanlığa sağlayacağı hiçbir şeyi olmadığı gibi akıttıkları kan ve gözyaşı ile milli birlik ve beraberliğimize, Türk-İslam medeniyetimize büyük darbe vurmaktadırlar. Zavallı masum insanları katletmektedirler.
Bugün Türk ve İslam Medeniyetimizi yıkmaya çalışan her tür emperyalist saldırılara karşı bizler canla başla yurdumuzu, kültürümüzü, hakiki İslam anlayışını savunmalıyız. Fitne ve nifak çıkaran içimizdeki hainlere fırsat vermemeliyiz. Eğitim ve öğretim sistemimizi buna uygun bir şekilde vermeliyiz. Kuran-ı Kerimin bizlere vermek istediği mesajları anlamaya idrak etmeye, tefekkür etmeye çalışmalıyız. Kuran ve sünneti hayatımızın tam kalbine tatbik etmeliyiz. Peygamberimizi, sahabeyi, tabiini, tebei tabiini, alimlerimizi ve ehli sünnet yolundaki manevi önderlerimizi kendimize rehber edinmeli, hayatlarını ve ahlaklarını kendimize örnek almalıyız.
İslamı ve milli değerleri kullanarak devletimize, ülkemize, milletimize karşı çeşitli hile yolları ve darbe ile ele geçirmeye çalışanlara, halkın üzerine ateş açacak kadar gözü dönen vatan hainlerine ise asla fırsat vermemeliyiz. Göz yumamayız. Bizlere yaşanılacak bir ülke armağan eden tüm Şehitlerimizi, Gazilerimizi ve bilhassa 15 Temmuz Şehitlerimizi aklımızdan çıkarmamalı, onları her zaman hatırlamalıyız. Emperyalist güçler ve onların içerideki maşaları hedeflerine ulaşsaydı bugün iç savaşın olacağı bir Türkiye’de korku ve zillet içinde yaşıyor olacaktık. Belki de Suriye gibi olacaktık. Bir kez daha Aziz Şehitlerimizi rahmetle anıyor Gazilerimizi de minnetle yad ediyoruz. Şehid kanıyla sulanmış Vatanımıza, bayrağımıza ve Devletimize sahip çıkmalıyız ne olursa olsun yanında durmalıyız. Allah devletimizi, milletimizi, ülkemizi, ümmet-i Muhammedi ilelebet korusun. Amin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.