Ekmeğin ve emeğin siyaseti olmaz
İnan Gül yazdı.
Aydın’da son günlerde yaşanan olaylar, hepinizin malumu.
Efeler Belediyesi’ndeki işçiler maaşlarını tam alamadıkları nedeniyle grev kararı aldı.
İşçiler haklı.
Onlar gecesini gündüzüne katarak, yağmur,çamur, sıcak, soğuk demeden kentin tüm temizlik yükünü çekiyorlar.
Herkesin yaklaşmaya çekindiği alanları temizliyorlar.
Alın teri dökerek, son kuruşuna kadar hak ediyorlar.
AMA…
Herkes seçimlere 15 gün kala yapılan sözleşmenin detaylarını biliyor.
Tabi DİSK Genel İş Sendikası Aydın Temsilcisi Sibel Özhan’da tüm detayları, en ince ayrıntısına kadar biliyor!
Üç maymunu oynamasına hiç gerek yok…
Dün bazı şeylere sessiz kalırken, bugün avazı çıktığı kadar bağırması onun kendi vicdanına kalmış.
Amacı gerçekten alın teri dökerek kursağından bir lokma geçirmek olan işçilere destek vermek mi, yoksa birilerine şirin gözükmek mi?
Yazık.
Samimiyet, doğruluk ve dik duruştan uzak, riyakarlık ile dolu bir bakış açısı.
Bir gün gerçeklerle karşı karşıya kaldığında ‘Keşke’ dememesi ümidi ile.
Gelelim Anıl Yetişkin’e.
Çok uzun şeyler yazmaya gerek var mı bilmiyorum.
Kendisiyle fikirlerimiz ve hayata bakışımız çok farklı.
Ama bu konudaki samimiyetinden zerrece şüphe duymam.
Açıkça çıkıp, ‘Paramız yok. SGK ve diğer borçlar kesiyor. Olsa ödemez miyim’ diye konuştu.
Geriye dönük borçları ödemeye gayret ettiğini, çözüm bulmak için mücadele ettiğini söyledi.
Siyasete yeni girmesine rağmen, birçok ayak oyununa rağmen meydana çıkıp buradayım dedi.
İşi çok zor.
Ama samimiyeti, ona kazandıracaktır.
***
Koçarlı Belediye Başkanı Özgür Arıcı, bir basın toplantısı düzenledi.
O da işçilerle alakalı ödemelere değindi.
Her gelen paranın ne kadar kesintiye uğradığını anlattı.
DSİ’den alacakları yaklaşık 12 milyon lira olduğunu, gelince çok rahat işçinin hakkını verebileceğini söyledi.
Yetkililer kulak asmıyormuş.
Vatandaşın parasını çatır çatır öderken, (CHP’Lİ) belediyeye ‘ödenek’ yok demişler.
Çok enteresan.
Eğer böyle bir durum varsa gerçekten durum çok vahim.
Siz siyasi bir partiyi değil, ilçe halkını, emekçiyi cezalandırıyorsunuz.
Alın terinin karşılığını alamayan evinde hastası olan, düğünü, cenazesi olanı cezalandırıyorsunuz.
Ya da her gün okula giden, küçücük çocukların yiyeceği bir lokmaya göz dikiyorsunuz.
Yetkililer bununla ilgili bir açıklama yapmazlarsa, bu vebalin altından kalkamazlar.
Ekmeğin, emeğin siyaseti olmaz.
***
Şehir de bunca olaylar yaşanırken, CHP’li belediyeler krizlerle boğuşurken, milletvekilleri yine ortada yok.
Ne muhalefet edebiliyorlar, ne de belediyelerine sahip çıkabiliyorlar.
Ekrem İmamoğlu’nu aday yapalım diye imza atma yarışına girdiler ama bu gidişle seçimleri başlamadan kaybedecekler haberleri yok.
Bu konuya etraflıca önümüzdeki günlerde değineceğim.
Özlem Çerçioğlu ile milletvekillerinin yereldeki ve geneldeki karşılığı hep tartışılıyor.
Kim şov yapıyor, kim algı yapıyor sokaktaki vatandaş cevaplasın biz de hep beraber izleyelim.
Vesselam.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.