ELDEN GELEN ÖĞÜN OLMAZ O DA VAKTİNDE BULUNMAZ
Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şubesi Başkanı Bayram Özen, engelli vatandaşların sokağa çıkma yasağı süresince çektiği sıkıntılardan bahsetti.
Engelli vatandaşların toplum hayatında yaşadığı sıkıntılar, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü sonrası tekrar gündeme geldi. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle Altı Nokta Körler Derneği, Beyazay Derneği, Engelliler Sosyal Dayanışma Derneği ve Sakatlar Derneği Başkan ve Yöneticileri'nin katılımıyla, dün Aydın Valiliği tarafından düzenlenen toplantıda, Aydın'da engelli vatandaşların yaşadıkları sıkıntılar dile getirildi. Aydın Valiliği Toplantı Salonu'nda düzenlenen etkinliğe, Aydın Valisi Hüseyin Aksoy'da katıldı.
Valilik tarafından düzenlenen toplantıya katılan Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şubesi Başkanı Bayram Özen, Türkiye'de artan koronavirüs vakaları nedeniyle tekrar sokağa çıkma yasağının başladığı bugünlerde engelli vatandaşların yaşadığı sıkıntılardan bahsetti. Özen, kendileri hakkında yapılan çalışmaların yetersiz olduğunu dile getirdi.
ENGELLİLER ALIŞVERİŞ YAPAMIYOR
Aydın Valiliği tarafından düzenlenen toplantıda engelli vatandaşların sokağa çıkma yasağı süresince alışveriş yapamadıklarını ve pandemi döneminde yapılan kısıtlamalar kapsamında kendileri hakkında hayata geçirilen çözümlerin yeterli olmadığını dile getiren Özen'e, Aydın Valisi Hüseyin Aksoy yanıt verdi. Aksoy, VEFA Destek Grubu personellerinin 7 gün 24 saat engelli vatandaşların yanında olduğunu belirtti.
Engelli vatandaşların yaşadığı sorunlar hakkında konuşmak ve İçişleri Genelgesi kapsamında uygulanan sokağa çıkma yasağı sonucu yine engelli vatandaşların yaşadığı sıkıntılardan bahsetmek üzere makamında ziyaret ettiğimiz Özen, "20 yaş ve altı saat 13:00 ile 16:00 arası dışarı çıkabiliyor. Mesela ebeveynler görme engelli ya da ortopedik engelli, dışarı çıkamıyor, Çocuklarının sokağa çıkma yasağı sırasında markete gidip ekmek alması gerekiyor, fakat gidemiyor kısıtlamadan dolayı. Özellikle hafta sonu bunun sıkıntısını bizler daha çok yaşayacağız, saat 10:00 ile 17:00 arası marketler, manavlar, kasaplar vb. açı, genelgeye göre de mahallemizde bulunan bu işletmelere gidebiliyoruz ama mesela anne ve baba kör, çocuk 20 yaş altı, kahvaltı için ekmek alınması gerekiyor. Çocuk çıkamıyor yaşı küçük olduğu için, anne ve baba engelli olduğu için çıkamıyor. Böyle durumlarda VEFA Sosyal Destek Grubu’nun bu konuda yardımcı olabileceği söyleniyor ama VEFA grubunun çalışanları COVID-19 ile mücadele eden vatandaşa yetişmek için zaten canla başla çalışıyor, bir ekmek için bizim bu insanları çağırmamız israf. En nihayetinde VEFA’nın kullandığı araçların yaktığı mazot, harcamaları vb. giderleri hep vergilerden elde edilen gelirle yapılıyor. Yani ortada hem bir israf var hem de süreci uzatır. Ben kahvaltı edeceğim mesela, aradım VEFA’yı bir ekmek istedim, ekipler yoğun olduğu için 2 saat sonra geldi ekmek. Geç geldikten sonra bana o ekmeğin bir hayrı yok ki. Hani bir söz var ya “Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.” diye, tam o durum yani.
Bizim ülkemizde kararlar alınırken sürece sivil toplum kuruluşları dahil edilmediği için dolayısıyla ‘Ben aldım kararı, sizler uyun’ gibi bir durum oluşuyor. Zaten engelliler kısıtlı, normal yaşamda da dışarı çıkmakta zorlanıyor, sıkıntı yaşıyor. Bir de sokağa çıkma yasağıyla beraber tamamen kısıtlanıyor. En azından denilmeli ki; sizin çocuğunuz, babasının veya annesinin engelli kimliğini alarak, kendi kimliğiyle de beraber, alışverişini yapıp, ihtiyacı giderip gelsin. Anne ve baba yine çıkmasın yani bu durumda.
Genelgeler kapsamında hafta sonları 65 yaş ve üstü, 20 yaş altı ve engelli vatandaşlar hariç tüm vatandaşlar, saat 10:00 ile 17:00 arası markete, manava, kasaba vb. gidebiliyor. Hafta içi ise 20 yaş altı vatandaşlar için 13:00 ile 16:00 arası deniliyor. Şimdi örneğin ben Nazilli’de oturuyorum, bu saatler haricinde Aydın’a gelmem gerekiyor, ben görme engelliyim, oğlumun bana refakatçi olması gerekiyor. Çocuğun serbestlik saatleri dışında olduğu için çıkamıyorum, nasıl geleceğim ben buraya? Oğlumun bana refakatçi olması gerekiyor sonuçta. Arayıp “VEFA gel beni götür, Aydın’a bırak, sonra geri al eve götür” mü demem mi gerekiyor? İsraf değil mi bu? Veya Nazilli içerisinde bir işim var, oğlumun toplu taşımaya binmesi yasak yaşı küçük olduğu için, ben tek başıma dolmuşa binicem de oğlum yürüyerek mi gelecek? Ne anladım ben bu işten? Yani ortada olan durum karışık ve karmaşık. Mesela bizim bir üyemiz var, kendisi görme engelli ve her hafta hastaneye giderek hastalıklarından dolayı kan vermek zorunda. Eşi 65 yaşının üstünde dışarı çıkamıyor, kendisi görme engelli olduğu için refakatçi ile çıkması gerekiyor. Geçenlerde kan vermek için serbest saatlerde dışarı çıkmışlar, kocası yaşından dolayı dolmuşa binememiş, kadında kocası binemediği için binememiş, ortada kalmışlar. Bu üyemizi hastaneye kim götürecek?" dedi.
"VEFA NE KADAR VAR?"
Derneklerine kayıtlı olan birçok üyenin bu konudan muzdarip olduğunu belirten Özen, Aydın'da yaşayan engelli nüfusunun yoğunluğunu dile getirdi. VEFA destek grubunun her zaman yanlarında olduğunu bildiklerini ama oluşan durumda yapılanların israf olduğunu belirten Özen, "Geçen haftadan bu yana üyelerimiz durmadan arayıp hafta sonları nasıl yapacaklarını soruyor ve refakatçilik konusundan dert yanıyorlar. Zaten engellilerin gelir düzeyi belli, ekonomik anlamda bağımsızlıkları yok, ekonomileri yok; sen bu adama taksiyle gel desen adamın gelirinin büyük bir kısmını buna ayırması gerekiyor. Komşusundan rica etse, ona minnet eylemek zorunda, VEFA’yı arasa “E sen bekle, biz geleceğiz” diyorlar. Hani bir laf var ya ‘Bana bir koca lazım, o da bu gece lazım’ diye, aynen bu durum yaşanan.
Valimize bahsettik bu konulardan, “VEFA bunun için var.” cevabını aldık. Evet VEFA var, yardımcı oluyorlar, ama ne kadar var? Aydın’ın 17 ilçesine VEFA ne kadar yetebiliyor? Dediğim gibi bir ekmek, bir yoğurt için VEFA’yı aramak israf yani. Aydın’da engelli sayısı az olsa anlarım VEFA’dan yardım beklenmesini ama bu rakam il genelinde gerçekten çok fazla.
GEZMEK DOLAŞMAK DEĞİL ÇÖZÜM İSTİYORUZ
Biz istemiyoruz ki engelli gitsin, virüs varken parklarda bahçelerde dolaşsın, toplu partilere katılsın, özgürce yaşasın. Biz olması gerekenin olmasını ama diğer yurttaşlara tanınan haklardan engellilerinden de faydalanmasını istiyoruz. Engellilerin zaten kısıtlanmış olan hayatları bu şekilde çok daha kısıtlı hale geliyor. En azından Anayasa’nın 10. maddesinde bulunan ‘pozitif ayrımcılık’ olayından engellilerde faydalanmalı. Genç çocuk ailesinin işlerini görmek için çıktıysa, zaten ebeveyninin engelli kartı yanındaysa, bu işleri diğer saatlerde görebilmeli. Şu anki durumda hafta sonları 20 yaşın üstünde çocuğu olmayan engelli vatandaşların market alışverişi yapması, işlerini görebilmesi, ihtiyacını giderebilmesi gibi bir imkan yok. Bizlerde istiyoruz ki VEFA daha acil ihtiyaçlara koştursun, hem devletin yakıtı ve personeli doğru kullanılsın hem de daha ağır engelli vatandaşlarımıza yardımcı olunsun VEFA sayesinde." ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.