Müşterileri 61 yıllık çınardan vazgeçemiyor
Aydın'ın Germencik ilçesinde yarım asrı aşkındır terzilik yapan 73 yaşındaki İsmail Gülcan, salgın sürecinde çekildiği evinden müşterilerinin çağrısıyla çıkarak müzeyi andıran atölyesinde yeniden çalışmaya başladı.
Camikebir Mahallesindeki iş yerinde, ilerleyen yaşına rağmen mesleğini titizlikle sürdüren Gülcan, yaptığı açıklamada, babasının 12 yaşında çırak olarak başlattığı terziliği ilk günkü heyecanla ve tutkuyla sürdürdüğünü belirtti.
İşe başladığı yıllarda elektriğin olmadığını, gaz lambası ışığında elbise diktiklerini, kömürlü ütülerle çalıştıklarını anlatan Gülcan, hayatında terzilik dışında bir meslek yapmayı düşünmediğini, askerliği dahi mesleğinden ötürü terzi olarak yaptığını ifade etti.
Yıllar içinde yanında çok sayıda usta yetiştirdiğini, bir çırağının bugün Fransa'da terzi ustası olarak çalışmaya devam etmesinin kendisini mutlu ettiğini anlatan Gülcan, hazır elbiselere talebin artmasıyla sipariş dikime olan ilginin azaldığını ancak kendisinin sadık bir müşteri kitlesinin bulunduğunu kaydetti.
Yaklaşık 50 yıllık dikiş makinası ve ütüyle çalıştığını, kullanımdan kalkan kömürlü ütüleri ve diğer ekipmanları da işyerinde sergilediğini aktaran Gülcan, şöyle konuştu:
"Kahvehane alışkanlığım yok, işime devam ediyorum. Eskisi gibi çırak da pek yok. Bazıları yanıma geliyor, işi öğreniyor, sonra da gidiyor. Ceket, pantolon, gömlek, düz ve İngiliz külotu, kadın elbiseleri, Yörük kıyafetleri dikiyorum. Ancak özellikle takım elbise ve ceket siparişi alıyorum. Bu konuda hünerimizden dolayı teveccüh görüyoruz. Türkiye'nin dört bir yanından müşterilerim var. Öyle müşterilerim var ki işi bıraksam eve gelip, işi zorla yaptırırlar."
"Mesleğimi çok seviyorum"
Yeni tip koronavirüs salgınıyla birlikte iş yerini kapattığını, bu süreçte çok sayıda müşterisinden ısrarlı çağrılar aldığını ifade eden Gülcan, siparişleri yetiştirmek üzere işinin başına geçtiğini anlattı.
Mesleğini çok sevdiğini, sağlığı el verdiği sürece de çalışmaya devam edeceğini aktaran Gülcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Salgın döneminde 1,5 ay evden çıkmadım, çok sıkıldım. İşe tekrar başlayınca rahatladım. Salgın zamanında, 'dükkanı ne zaman açacaksın, ne zaman gelelim' diye çok sayıda telefon aldım. O telefonları aldığımda gururlanıyorum. İnsanların mutlu olduğunu görmek hoşuma gidiyor. Öyle müşterilerim var ki kimisi 'İsmail Dede', kimisi 'İsmail Baba' diye hitap ediyor. Bunları duymak beni mutlu ediyor."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.