Aydın'daki terzilerin birçoğu kapatmanın eşiğinde
Aydın’daki birçok terzi, son dönemde peş peşe zam gelen kumaş nedeniyle zor günler geçiriyor. Kimisi sigortasını yatıramazken, kimisi ürün dahi alamıyor.
(HABER: Özge ÇÜMLEK)
Aydın’ın Efeler ilçesinde 1996 yılından bu yana terzilik yapan Hülya Karaca, “Kumaşa gelen zamların ardından çok fazla ürün yapamıyoruz. Sadece talebe göre hareket ediyorum. Genelde tamirat işi yapıyorum artık” dedi.
“TERZİNİN İŞİ DE BİR SANATTIR”
Küçük yaşlarda terziliğe başladığını belirten Karaca, “Bu işe 1996 yılında başladım. Kendi dükkânımı açalı 9 ay oldu. Sanat benim için hep önemli bir kavramdı. Bu işi yapmamın sebebi de bu. Terzinin işi de bir sanattır. Ölçüp kesmek veya bir kumaşı bir insanın üstüne uyarlamak bana göre bir sanat” diye konuştu.
“İNSANIN SEVDİĞİ İŞİ YAPMASI ZOR”
Gün geçtikçe mesleği yürütmenin zorlaştığına dikkat çeken Karaca, “Bir insanın sevebileceği işi yapması bu devirde zor. Nedenine bakarsanız ekonomi çok etkiliyor. İlk bu dükkânı açtığım zaman 5 bin liralık kumaş alıyordum. Çok rahat alabiliyordum da. Fakat şu an dükkânım bomboş sadece tamir işleri yapabiliyorum. Ya da pazar için cepsiz pijama dikiyorum. Bu şekilde biraz kazancım oluyor. Kumaş alabilmem zaten mümkün değil çünkü kumaş fiyatları artık çok pahalı. Şu an en pahalı kumaş savcı kumaşı. Ve metre başı 100 lira olan bir kumaş. Toptan aldığımız zaman 90 liraya düşüyor. Fakat kurtarmaz çünkü ben onu alıp işlersem maliyeti 300 lira, satışı da 400 lira olur ve bu da pahalı bir fiyat. Malzeme elimde kalır. O yüzden bu tür kumaşları almak hayal oldu diyebilirim” ifadelerini kullandı.
“ZAMLAR 9 AY İÇİNDE VURDU”
Son aylarda kumaşa gelen zamlarla kar etmenin güçleştiğini belirten Karaca, “Perakende bir iş yapmam söz konusu değil şu anda. Kar yapmak da pek mümkün değil. Mesela benim ortalama aldığım bir kumaş 30 liradan 75 lira oldu. Ve bu zam 9 ay içinde oldu. Bu da bütün yaşamımı kötü anlamda etkiledi. Zararını karşılamam çok zamanımı aldı. O yüzden de şu an kumaş alamıyorum. Aldığım dikiş makinesini ikinci el olarak getirtiyorum.
Bu dükkânı kendi üzerime bağ-kur olarak açtım. Şimdi onu da ödeyemiyorum. Sigortamı da ödeyemiyorum. Sadece evime ve pazar alışverişine yetiştirebiliyorum. Çalışan da alamıyorum. Çünkü sigorta istiyorlar, asgari maaş istiyorlar. Kendi düzlüğüme çıkamadığım için tek başıma idare etmeye çalışıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.