Son pişmanlık fayda etmez!
İnan Gül yazdı
Adnan Menderes Üniversitesi’nde kirli hesaplaşma peşinde olanlar yine piyasaya çıktı.
Mahrem bilgileri dışarı sızdırarak yönetimi zor durumda bırakmaya çalışıyorlar.
En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim:
“Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.”
Evet, ne kadar “Bize bir şey olmaz” deseniz de gün gelecek, devran dönecek.
Tek tek ifşa olacaksınız. Yüzünüz kızarır mı bilmem ama şehrin geneli sizin ihanetinizi konuşacak.
Peki, ne için yapıyorsunuz bunu?
Makam, mevki ya da rant için mi?
Siz de haklısınız…
Hep böyle alışmışsınız. Bir şekilde istediğiniz olmuş.
Ali Cengiz oyunlarıyla yaşamınızı sürdürmüşsünüz.
Ta ki Bülent Hoca atanana kadar…
Kavgayı bitirdi. Makam ve mevki hırsıyla yananları uzaklaştırdı.
Rant peşinde koşanları kapıdan kovdu.
Hepiniz bir anda boşta kaldınız. Bir şekilde ayak oyunlarıyla bu duvarı yıkmak istediniz.
Defalarca bilgi sızdırdınız, itibar suikastı yapmaya çalıştınız.
Ama karşınızda Allah korkusu olan, tüyü bitmemiş yetimin hakkını koruyan, devlet zarara uğramasın diye her iftiraya göğüs geren biri vardı.
ADÜ zarar görmesin diye birçok müdahaleyi sessiz sedasız yapan, konuları ilgili makamlarla anlık paylaşarak yol alan birine çattınız.
Hiç ayak oyunu yok. İkinci bir ajandası da yok.
O yüzdendir ki Allah ona yardım ediyor.
Kurduğunuz her tuzağa kendiniz düşüyorsunuz.
Onlarca haber yaptırdınız. Hepsi önceki yönetimlerin konusuydu.
Bülent Hoca, zaten o konularla ilgili gerekeni çoktan yapmıştı.
Siz ADÜ’yü, yönetimi rezil ettik sandınız ama günün sonunda dizlerinizi dövdünüz.
Çıkın kampüste bir gezin. Ne diyorlar, kulak verin…
Kaç dönem sonra kavga yok. Aylarca maaş alamayan işçilerin yerine, bayram hediyesi alan işçiler var.
Yıllarca kangren olan varyant yolu, kısa sürede yapıldı.
Kampüs ve hastane birbirinden ayrıldı.
Zarar üstüne zarar, borç üstüne borç yüklenen iktisadi işletmede devir değişti.
Artık bataklıktan çıktı, gül bahçesine döndü.
Kâr eden, çalışanın hakkını gününde ödeyen bir yönetim anlayışı mevcut.
Siz nereden bileceksiniz?
O paralar artık sizin cebinize girmiyor çünkü.
Neyse…
Bülent Hoca’nın ve yönetiminin yaptıklarını başka bir yazıda uzun uzadıya kaleme alırım inşallah.
Sadece şunu bilin istedim:
Bir önceki yazımda “Gölgedeki Korkaklar” başlığını boşuna atmadım.
Mesele ne biliyor musunuz?
Mesele, içi çürümüş insanların küçük hesapları.
Varsa bildiğiniz yolsuzluk, arsızlık; belgeleriyle iletin, onları da yazalım.
Ama fake hesaplardan değil!
Delikanlı gibi, yüz yüze…
Bu memleket hepimizin. ADÜ bu memleketin lokomotifi.
Tek gayemiz doğruya doğru, yanlışa yanlış demek.
Bırakın uzun süredir doğruya hasret kalmış bir kurum ayağa kalksın.
İftiralarla, karalama kampanyalarıyla ömrünüzü tüketmeyin.
Sizin kim olduğunuzu sağır sultan bile biliyor aslında.
Ama sadece vaktini bekliyor…
Yol yakınken vazgeçin.
Elinizi vicdanınıza koyun.
Bugün saklanabilirsiniz ama yarın asla.
Vesselam…
Yazımı, acı bir şekilde hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine sabır dileyerek tamamlamak istiyorum.
Mekânı cennet olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.