Bakan Koca: ''Tünelin ucu ve ışık göründü''
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
Aşı çalışmaları hakkında bilgi veren Bakan Koca, "Aşı için önümüzdeki 2-3 aylık zaman kaldığı da düşünülürse tünelin ucu ve ışık göründü" dedi. Ölüm sayıları hakkında ilginç iddialar olduğunu söyleyen Bakan Koca, "Her vaka, hasta değildir. Bizim verdiğimiz tablodaki bilgilerin tamamının doğru olduğunu söylemek istiyorum. Tablodaki bütün veriler, bütün rakamlar doğrudur" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilkent Yerleşkesi'nde yapılan Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Arzu edilen ve insanlığı aynı şekilde ilgilendirecek gündem değişikliğinin henüz gerçekleşmediğini vurgulayan Koca, "Şu ana dek, yaklaşık 33 milyon insana virüs bulaştı, bir milyonu aşkın ölüm gerçekleşti. Avrupa'da vaka sayılarında artış var. Dünya Sağlık Örgütü, salgında hayatını kaybedecek insan sayısının 2 milyonu bulabileceğini ileri sürüyor." bilgisini verdi.
Koca, kendisinin de zaman zaman paylaştığı, bir anlamda küresel ölçekli koronavirüs tablosu verilerinin, devletlerin Dünya Sağlık Örgütüne yaptığı resmi beyanlarını esas aldığını belirterek, söz konusu sayıların tespit edilmiş olanları içerdiğini söyledi.
Dünyanın vaka tespitinde yeterince atak ve kararlı, hatta istekli olmadığını ifade eden Koca, "Böyle olunca, salgına karşı gerekli ataklığı gösterenler aleyhine sonuçlar çıkarılabilecektir. Dünya nüfusunun bu denli hareketli olduğu bir çağda yaşanan bir salgında endişe verici olan, tespit edilen vakalar değildir. Endişe verici olan, vaka tespit edilmemesidir. Salgında gözle görülmeyen her risk, izole edilmiş riskten çok daha fazla korkutucudur." uyarısında bulundu.
Bakan Koca, sözlerine şöyle devam etti:
"Aziz vatandaşlarım, eğer aziz ülkemiz hakkında şu veya bu spekülasyon varsa, konuya böyle bakmalısınız. Amacı hastalıkla etkin mücadele olan vakaya ulaşır. İlerlemiş vakanın müracaatını beklemez. Salgını, bir nevi doğal seyrine bırakmak ve sadece aşıya odaklanmak yerine, mücadeleyi günü gününe verir. Bunun örneği işte Türkiye'dir.
Bu dönemde sosyal davranışlarımız değiştiği gibi ruh durumlarımız, psikolojilerimiz de değişti. Bazı konularda fikir birliğine daha kolay ulaşıyoruz, bazı konularda fikir birliğine ulaşmakta zorlanıyoruz. Belirsizlik karşısında toplumda endişe, tartışmalı bir hava olması olağandır. Bunun aşılabilir düzeyde tutulması, birlik ve beraberlik ruhuna zarar vermemesi önemlidir. Herkes bir yorum, bir sorun ileri sürebilir, başka kaygılar ortaya koyabilir. Bu noktada unutulmaması gereken, toplumun ortak bir meselesini ele aldığımız, bunu yaparken de toplumun görünen veya çıplak gözle görülmeyen çıkarlarını korumamız gerektiği gerçeğidir. Yapılan eleştirilerde pergelin bir ayağı bu noktada olmalıdır. Pergelin bir ayağı buradaysa diğer ayak istediği kadar geniş daire çizebilir."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.