Tencere Dibin Kara

Tencere Dibin Kara

Serdar Şirin Yazdı..

Son zamanlarda Müslümanlara yönelik, özelikle sosyal medya üzerinde yapılan saldırılar artarak devam etmektedir. Müslüman kimliğine ve sosyal yaşantısına yönelik olan bu eleştirilerin haklı olanları olmakla birlikte haksız yapılanları da var.  Bazı münferit olaylardan yola çıkarak koca camiaya yönelik bu saldırıların asıl amacı üzüm yemek değil bağcıyı dövmektir. Kuran kurslarında meydana gelen taciz, tecavüz vb saldırılara yönelik verilen haklı tepkileri sonuna kadar destekliyor ve takipçisi olmaya çalışıyoruz. İnsanın söylemeye dahi haya ettiği bu tür olayların yaşanması, yayınlanması ve kamuoyu ile paylaşılması oldukça mide bulandırıcı bir durumdur. Dini bir yapının içinde çıkan bu pislikleri ayıklamak ve gereken cezaları almalarını sağalmak en önemli görevlerimizdendir.

 

Hiçbir şekilde kabul edilemeyecek bu tür olayların yaşanmaması adına sıkı bir denetim şarttır. Bu ve benzeri hadiselerden yola çıkarak tüm bir camiayı suçlu, tecavüzcü, tacizci veya katil göstermek de bir o kadar iğrenç bir yaklaşımdır. Allah rızası için bu yola çıkmış, hayırlı hizmetlerde bulunmuş ve bulunan mütedeyyin insanların da aynı kategoriye sokulması, suçlanması, hatta yargısız infaza uğraması büyük bir vebaldir.  İslam ve Müslüman düşmanı çevrelerin bu tür olaylardan yola çıkarak, özellikle sosyal medya üzerinde yaptıkları karalama, hedef saptırma, algı yönetme manipülasyonlarına karşı duyarlı olmaya ve bu oyunu bozmaya devam edeceğiz. Burada dikkat edilmesi gereken birkaç hususa dikkat çekmek isterim.

 

1. Bu olaylardan yola çıkarak tüm camiaya yönelik saldırlar kabul edilemez. Buna bağlı olarak çok iğrenç bir saldırı altında olduğumuzu bilmek durumundayız.

 

2. Bu olayları yapan iğrenç insanları sadece bizim cenahtaymış gibi göründükleri oldukları için sahip çıkmak ve görmemezlikten gelmek te bir o kadar iğrenç bir durumdur.

 

3. Taciz, tecavüz ve şiddet olayları üzerinden bir birilerini suçlayıp, karşı cepheler üzerinden kıyas yapmak toplumsal rezilliğin bir diğer işaretidir.

 

4. İslami dernek, eğitim kurumu, hareket vb. yapıların iç denetim mekanizmasını en iyi şekilde çalıştırması, bu tür olayları kendinin tespit etmesi ve gerekli kanuni işlemleri başlatması, kendilerine yapılacak saldırıların önüne bir set çekecektir.

 

5. İslami yapıların yoğurdu üfleyerek yemek gibi bir zaruretleri vardır, buna dikkat etmeli, fitne çağında bin düşünüp bir söylemeli veya yapmalı.

 

6. İslam karşıtı yapılar üzerinden kendi hatalarını meşrulaştırma yoluna gitmek büyük bir yanılgıdır zira beyaz olma iddiasında olan Müslümanların en küçük siyah noktayı tolere edemeyeceklerini bilmeleri gerekir.

 

7. İslami tüm eğitim kurumları, yurtları vb. yapılar şeffaf bir yapıda olmalı dış denetime de açılmalıdır.

 

Yukarda saydıklarımıza ilave edilecek birçok madde olabilir ama biz buradan kesip sözün özüne dönelim. Allah rızası için çıkılan yolda hataların olması, yanılma, unutma gibi nedenlerden yanlış yapma hakkımız vardır ve olacaktır da, ama bizim yaptığımız hataları meşrulaştırma, kılıf bulma veya yokmuş gibi davranma hakkımız yoktur. Tövbe etmek ve yaptığımız yanlıştan dönmek bir erdem ve İlahi rızaya en uygun olandır. Postmodern çağın bize sunduğu büyük günahlar denizinden uzak durmamızın en büyük limanı budur.

 

İnsanoğlu var olduğu günden beri suç ve günah var olmuştur. İkisi de toplumsal birer olgudur. Yokluğu inkâr edilemez. Kıyamet kopuncaya kadar bu iki olgu ile imtihan devam edecektir. Bizim içimizden çıkan bazı beyinsizler yüzünden, Rabbimizin rahmetine sığınırız. Onların bu camiaya verdiği ağır tahribatı İslam düşmanları verememiştir.

 

Musa, belirlediğimiz buluşma zamanı için kavminden yetmiş adam seçip ayırdı. Bunları da 'dayanılmaz bir sarsıntı' tutuverince, dedi ki: "Rabbim, eğer dileseydin, onları ve beni daha önceden helak ederdin. (Şimdi) İçimizdeki beyinsizlerin yaptıklarından dolayı bizi helak edecek misin? Bu iş, senin imtihanından başka bir şey değildir. Onunla sen dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirirsin. Bizim velimiz Sensin. Öyleyse bizi bağışla, bizi esirge; Sen bağışlayanların en hayırlısısın." Araf 155.

 

Allah hepimize selamet versin, rahmet etsin.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler